I- GİRİŞ
Ülkemiz genç nesli dünya ortalamasının üzerinde olan bir ülkedir. Üniversite sayısı son yıllarda iyice artmıştır. Neredeyse her ile üniversite kurulmuştur. Çalışma hayatına girmeden önce teorik eğitimin sağlanması hiç olmadığı kadar yükselmiştir. Her yıl daha fazla gencimiz çalışma hayatına girmektedir. Günden güne yeni iş alanları açılmakta, yeni şirketler kurulmakta, istihdam artmaktadır. Bu anlamda hizmet akdi çalışma hayatının en temel yapıtaşlarından biridir. Hizmet akdi belli bir şarta bağlı değildir. Anında işçi ve işveren arasında 1 günlük dahi kurulabilir. Hem 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanun’a göre hem de bu tarihten önce yürürlükte olan sosyal güvenlik mevzuatına göre hizmet akdiyle çalışan işçiler “sigortalı” adını almışlardır ve bu sigortalılar Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirilmelidirler. Bu bildirimden işverenler sorumlu tutulmuşlardır. Sigortalı çalıştıran işveren sosyal güvenlik primi ve çeşitli vergiler öder, çeşitli belge veya beyannameleri ilgili kamu kuruluşlarına verir. Ne yazık ki ülkemiz, bu prosedür ve yükümlülükleri yerine getirmeden işçi çalıştırmak isteyen işverenler gerçeğiyle karşı karşıyadır. Sosyal güvenlik mevzuatı gereğince işçinin işveren yanında yasal bildirim olmadan yani sigortasız şekilde çalışması durumunda çeşitli yasal yöntemlerle re’sen işçinin çalışmaları sosyal sigorta anlamında tescil edilmektedir. Sigortasız işçi çalışmalarının nasıl tespit ve tescil edileceği çalışmamızın konusunu oluşturmaktadır.
II- GENEL BİLGİLER
Sosyal güvenlik mevzuatımıza göre işçi işveren yanında hizmet akdiyle çalışmaya başladığı anda “sigortalı” adını alır ve işçi açısından “sigortalılık” başlamış olur. Sigortalılığın SGK’ya bildirilmesi istisnaları olmak üzere sigortalının çalışmaya başladığı tarihten önce yapılmalıdır. Ay içindeki sigortalıların ay içindeki çalışma gün sayıları ve prime esas kazançları prim belgeleriyle sonraki ay içinde SGK’ya bildirilmelidir. Uygulamada yukarıda belirtildiği üzere SGK’ya bildirim yapılmadan çalıştırmaya “sigortasız çalışma” denmektedir. Ayrıca sigortasız çalıştırılan kişinin çalışma gün sayılarının ve sigorta primine esas kazancının tespit edilmesine uygulamada “hizmet kazandırma” da denmektedir.
Mevzuata göre SGK sigortasız çalış(tır)mayı “fiili tespit”, “işyeri kayıt ve belgelerinden tespit” ve “diğer kamu kurum ve kuruluşlarından gelen/alınan bilgi belgelerden tespit” şeklinde 3 yöntemle tespit ve tescil etmektedir. Kesinleşmiş yargı kararlarına istinaden de sigortasız çalıştırmayla ilgili hizmet tespitleri bulunmaktadır. Ancak burada SGK’nın işlemi, mahkemeden gelen kesinleşmiş ilamların gereğini yerine getirmekten ibarettir. Burada asıl işlemi yargı mercii tesis etmiştir.
Sigortasız çalıştırma durumunda işçinin sigortasız çalıştırılmasını ve hizmetlerinin tespitini istemesi “şikayet”, işçi yakınları veya başka taraflarca sigortasız çalıştırılmasının bildirilmesi “ihbar” şeklinde adlandırılmaktadır. Şikâyetler ve ihbarlar genelde dilekçe ile SGK’ya bildirilir. İlgili dilekçelere sıra numarası verilir, bu dilekçeler sıraya konur, işleme alınır, ilgili servislere gönderilir, gereği işlemler yapılır. SGK personeli dilekçeyi almaktan imtina edemez. Bu dilekçelerde dilekçe sahibinin adı-soyadı, imzası, iş veya ikamet adresi bulunması gerekir. Belli bir konudan bahsetmeyen, yargı mercilerinin görevine giren konuları içeren dilekçeler incelenmez. Dilekçelerde kimlik bilgileri yetersiz olsa bile dilekçede bahsi geçen olayla ilgili inandırıcı bilgi belge varsa, iddialar somut bilgi belgelere dayanıyorsa bu dilekçeler kabul edilir ve işleme alınır. Ayrıca Bakanlık bünyesindeki çağrı hattı olan ALO 170’e yapılan şikâyet ve ihbarlara istinaden de SGK tarafından hizmet tespiti ve tescili yapılmaktadır.
III- SİGORTALIYA HİZMET KAZANDIRMA YÖNTEMLERİ
Sigortalıya hizmet kazandırılması gerektiği tespit edilmesi halinde ilk önce SGK tarafından işverenden 1 ay içinde kazandırılan hizmetleri içeren prim belgesini düzenleyip vermesi istenir. İşveren bu sürede ve usulüne uygun olarak belge vermezse SGK resen hizmet kazandırır, prim belgelerini kendi düzenler ve tescil eder. 3 tür hizmet kazandırma yöntemi şunlardır.
A- FİİLEN TESPİT
Fiilen tespit işyerinde denetime yetkili denetim elemanlarınca işverenlik makamıyla, işyeri durumuyla veya işçilerle ilgili sıcağı sıcağına yapılan fiili tespitlerdir. Fiili tespitler yerel denetimde yapılır. İşyerindeki fiili tespit sadece SGK’nın denetim elemanlarınca değil başka kamu kurum ve kuruluşlarının denetim elemanlarınca da yapılabilir. SGK açısından işyerlerinde fiili tespite yetkili olanlar Sosyal Güvenlik Müfettişleri ve Sosyal Güvenlik Denet-menleridir. Sosyal güvenlik mevzuatı anlamında işyerinde fiili tespite resmi görev yazısı olması halinde gidilir.
İşçi yönünden fiili tespitte işçinin çalışması denetim elemanlarınca direk görülür, işçi işyerinde değilse, raporluysa, başka yere görevli gönderilmişse, izinliyse bu hususların bordro tanıklarının dinlenmesiyle ve civar araştırmasıyla tespit edilmesidir. Sigortasız çalıştırılan işçinin çalışırken görülmesi halinde çalışma günü; en azından fiili tespit tarihi itibariyle en fazla ise geriye doğru en çok 1 yıl SGK tarafından tespit edilir. İşçinin süre olarak ne kadar çalışması olduğu ve ücretine ilişkin hususlar, düzenlenecek prim belgesinde belirtileceği için tutanağa bağlanır. Çalışması fiilen görülen işçilere başka delile gerek kalmaksızın hizmet kazandırılır. Sigortasız çalıştığı iddia edilen işçi yerel denetim sırasında işyerinde değilse, alınan bordro tanıkları ifadesine ve civar incelemesine göre çalıştığı kanaatinin oluşması halinde başka işleme gerek kalmadan ilgili işçiye hizmet kazandırılır.
İhbar veya şikâyette sigortasız çalıştığı iddia edilen işçi halen ilgili işyerinde çalışıyorsa ilgili işyerinde mutlaka yerel denetim yapılmalıdır. İşçi işten ayrılmışsa gerek görülmesi halinde yerel denetim yapılır.
B- İŞYERİ KAYIT VE BELGELERİNDEN TESPİT
Sigortasız çalıştığı iddia edilen işçinin işyeri kayıtlarından çalışmaları tespit edilirse başka işleme gerek kalmadan hizmet kazandırılır. Fiili çalışma olmadan sigortalı bildirilme bu kapsamda değildir. Bahsedilen işyeri kayıtları çeşitli Kanunlar uyarınca yasal olarak tutulması gereken defter veya belgelerden oluşur. İşyeri kayıtları arasında hizmet tespitine esas olan en önemli kayıtlar yevmiye defterleri ve ücret ödeme bordrolarıdır. Yine de işverenler Türk Ticaret Kanunu, Vergi Usul Kanunu, İş Kanunu, İş Sağlığı Ve Güvenliği Kanunu, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği gibi birçok mevzuat gereği çeşitli defter, belge ve kayıtlar tutmak zorundadır.
Ücret ödeme bordroları, ücret ödeme makbuzları, yevmiye defteri kayıtları, fatura, gider pusulası, sevk irsaliyesi, posta alındıları gibi belgelerdeki işçiye ait veya işçiyle ilgili bilgiler, hizmet kazandırılmasına esas temel dayanaklardır. Yine perakende satış vesikaları, perakende satış fişleri, makineli kasalardaki kayıt ruloları, giriş biletleri, taşıma biletleri, müstahsil makbuzları, serbest meslek makbuzları, taşıma irsaliyeleri, yolcu listeleri, günlük müşteri listeleri, muhabere evrakları, ibraname, bonservis, senet, sözleşme, şartname, mahsup fişi, banka kayıtları, vekâletname, imza sirküleri gibi bilgi belgeler de hizmet kazandırılmasında dikkate alınmaktadır.
Bir belgede bir tespit yapılması halinde işçiye sadece belge tarihinde hizmet kazandırılmayacak, ifadelerle de desteklenmesi ve denetim elemanlarında da ilgili kanaatin oluşması durumunda, o yılın tamamında işçiye hizmet kazandırılabilecektir. Sigortasız çalıştığını iddia eden işçi, işyerinde herhangi bir yazılı kayıt belgede adının veya imzasının olmadığını beyan ederse işyeri kayıtlarının incelenmesi yapılmayabilir ve ilgili işçiye iş mahkemesinden hizmetini tespit ettirebilmesi yolunda bilgi verilir.
C- KAMU KURULUŞLARINDAN ALINAN BİLGİ BELGELERDEN TESPİT
Birçok kamu kurum ve kuruluşu kendi mevzuatları gereği belge, yazı veya tutanak düzenlemektedir. Trafik kazası tespit tutanakları, Maliye Bakanlığı denetim elemanları tutanakları, kolluk kuvvetlerince tutulan tutanaklar, ihale makamlarınca tutulan imza föyleri, puantaj kayıtları, liman reisliklerince düzenlenen gemi çalışları listeleri, iş müfettişlerince düzenlenen tutanaklar ve raporlar, PTT memurlarınca yapılan tebligatlardaki mazbatalar hizmet kazandırılmasına esas belgelerdendir.
Kamu kuruluşlarından alınan bilgiler de bu kapsamdadır. İhale konusu işlerde çalışanlarla ilgili ihale makamından alınan bilgiler, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan okullarda, özel öğretim kurslarında, sürücü kurslarında çalıştırılacak öğretmen/eğitmenlerle ilgili bilgiler, spor kulüplerinden veya federasyonlarından sporcularla ilgili alınan bilgiler de bu kapsamdadır.
Mevzuatımızda 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanunu’na göre işyerlerine çeşitli kimlik bildirme yükümlülükleri getirilmiştir. İlgili Kanun’a göre otel, han, pansiyon, kamp, tatil köyü, resmi veya özel konaklama yerleri, özel sağlık müesseseleri, dinlenme ve huzur evleri, dini ve hayır kurumlarının sosyal tesisleri sürekli veya geçici olarak çalıştırdıkları çalışanları 24 saat içinde en yakın kolluk örgütüne bildirmelidirler. Binalardaki kapıcı, kaloriferci, bekçi, teknik ve yardımcı hizmetlerde çalışan diğer çalışanlar da 3 gün içinde en yakın kolluk örgütüne bildirilmelidir. Yine geçici veya sürekli çalıştığı konutta ikamet eden kapıcı, hizmetli, aşçı, bekçi vb kişiler de 3 gün içinde en yakın kolluk örgütüne bildirilmelidir.
IV- HİZMET KAZANDIRILMASINDA DELİL KAVRAMI
Sigortasız çalıştırılan işçiye hizmet kazandırılmasında yemin hariç her türlü delil dikkate alınır. Yeminden kasıt salt ifadelerle hizmet kazandırılamayacağıdır. Sigortasız çalıştırıldığını iddia eden işçinin “beyanlar” dışında iddiasını destekleyici argümanı yoksa hizmetini iş mahkemesinde tespit ve tescil ettirebilir. Yemin dışında fiili tespit, kaydi tespit, kamu kurum ve kuruluşlarından alınan belge ve bilgilerden tespit; asli hizmet kazandırma dayanaklarıdır. Bunların yanında işverenlerce yapılan işyeri bildirgesi, sigortalı işe giriş bildirgesi, iş kazası meslek hastalığı bildirgesi, aylık prim ve hizmet bildirgeleri, işten çıkış bildirgeleri, vizite kâğıtları vb. bildirimler de hizmet kazandırılmasında tali dayanaklardır.
İnceleme kapsamında ihbarda bulunanın veya şikâyetçinin ifadesi alınır. Bu kişilerden sigortasız çalışma olgusunda çalışmanın olduğunu kanıtlayıcı belgelerin varlığı sorgulanır. Sadece sunulan belgelere göre ifade aşamasında direk hizmet kazandırılamaz. Bahse konu belgelerin doğruluğu işyeri kayıtlarının incelenmesi suretiyle teyit edilir. Tanık ifadeleri, hizmet kazandırılmasında çok önemli yol göstericilerdir. Tanıkların çalışanların kimler olduğu, ne kadar ücret aldıkları, ne işler yaptıkları, hangi tarihler arasında çalıştıkları konusundaki beyanları hizmet kazandırılmasında önemli karinelerdir.
V- SONUÇ
Sigortasız çalışma ihbar veya şikâyetlerinde SGK’nın hizmet tespit yetkisi fiili tespit, işyeri kayıtlarından tespit ve kamu kurum ve kuruluşlarından alınan belgelerden tespit şeklinde sınırlandırılmıştır. SGK ifade alabilmekte, alınan ifadelerdeki belirtilen hususları hizmet tespiti sırasında destekleyici karine olarak değerlendirebilmektedir. Ancak alınan ifadeleri dayanak kabul edip işçinin çalıştığı kanaatine varmak ve hizmet kazandırmak yetkisi iş mahkemelerindedir. Sigortasız çalışmanın tespiti aşamasında kısaca SGK “eldeki bariz tespitlere ve alınan/düzenlenen somut belgelere” göre hizmet kazandırmaktadır. Çalışanların hizmet tespiti taleplerinde önceden SGK’ya başvurma zorunluluğu yoktur, doğrudan iş mahkemesine hizmet tespit davası açılabilir. Fatih Rüştü TAŞKIN* Yaklaşım / Aralık 2018 / Sayı: 312